· 

Travma Hatiralarim -20

Yarali (Travma Yasayan) Insani nasil taniriz

Travma yada Yara; Hekimler acisindan, disardan mekanik bir etki sonucu olusan ve bir organin yada dokunun yapisini yada bicimini bozan yerel yara, demektir.

Travma yada Yara, Ruh Bilimcileri acisindan; canli üzerinde beden ve ruh acisindan önemli ve etkili yaralanma belirtileri birakan yasanti, demektir


Narsistle yasananlar bunlardan Ruh bilimcilerin tarifine daha uygundur. Kurbanlar bu iliski icindeyken veya iliskiden ciktiklarindada yaralidirlar.
Burda, bu tür insanlari nasil taniyabiliriz, neler bu insanlari bize anlatir, onlardan bahsedecegim.
Bazi konularda oldugu gibi burdada farkli farkli fikirler var.

Ruhsal yada psikolojik yaralar ikiye ayriliyor.

1. Sok kaynakli yaralar
2. Gelisim kaynakli yaralar

Iki türlü yaranin ortak ve ayrilan yönleri var.
Gelisim kaynakli ve sok kaynakli travmalarin ortak yönlerinde bazilari, herkesin bildigi, belkide size klasik gelebilecek benzerlikler.

Ikisindede, hatiralar ve zihninize kaydettikleriniz aniden tekrar gündeme gelebilir.
Bu belirti aslinda sok travma yasayalarin belirtisi ama gelisim kaynakli yarasi olanlardada bazen görülebiliyor.
Bu, sok yasayan bazi kisilerde, daha az belirgin ve daha az etkiylede ortaya cikabiliyor.

Ortak baska bir özellikde, iki tür yarasi olanlarin da, asiri duyarli olmalaridir.
Bunun sebebi; Sinir Sisteminin sürekli gergin olmasindan, yada gerginlik yaratan uyarinin sürekli olarak yükselmesi ve dozajinin düsmesi arasindaki gel-gitler.
Tipki depresyon gibi. Depresyondada, kisi gelen fazla uyaridan ciktiktan sonra, dinlenme döneminde cöküs yasar. Kisinin alistigi gerginlik gelmediginde, kaslar kendisini salar ve ondan önce yasadigi asiri gerilmeler yüzünden aniden cöker.

1. Sok kaynakli Yara

Sok travma yasayan kisiler, yasadiklarindan uzaklasmadikca, yani yasadigi travmanin icindeyse anlatamaz.
Eger anlattiginda daha anlattigi iliskinin icindeyse ve aglayabiliyorsa, tibbi olarak buna sok travmasi degil, korkunc ve dehsetli bir tecrübe yasamis, deniliyor.

Cünkü, sok travmasi yasayan kisiler anlatmak istediginde, cok fazla duygusal aci ve hatirat yüzeye cikar ve buna dayanmak zor olacagi icin, kendisini geri ceker.
O an icin, gecmiste yasadigi sekliyle ve duygulariyla hatirlar ve olayi tekrar yasiyor gibi hissederek geri cekilir.

Sok travmasi yasayan kisi anlatamayinca, yeniden ve yine ayni acilari yasamamak icin kendi duygularini özünden ayirir ve yasadigi aci dolu anilarinin üzerini kapatir.

Eger sok travmasi yasamadiysaniz, yasadigini zannettiginiz kisileri gözlemleyin.
Onlar, acilari hatirlayipta anlatamadiklarinda ses tonlari düser.
Sonralari anlatabildiklerinde ise, cok duygusuzca anlatirlar. Ruhsuz bir hikayeymis gibi gelir dinleyene.
Anlattiklari olayda hislerini kapatirlar. Hislerini anlattiklarina katmadan sadece gercekleri, duygusuzca anlatirlar. Bazen, siz ne cok acisi var diye düsünürsünüz, ama o anlatirken gülebilirler.
Yada, hic olmayacak bir cercevede yasadigi aci gecmisten bahsedebilirler.

Veya, anlatirken sesi kisilmaz. Aksine yükselir. Yüksek sesle ve güclü bir sekilde anlatmaya baslar ve onu durduramazsiniz ve anlattikca kendi icine gömülür.

2. Gelisim Kaynakli yara

Bu tür travma, kendisini daha farkli gösteriyor.
Gelisim kaynakli travmalar cok erken yasta oldugundan ötürü, kisiler hatirlanmakta zorlanir. Bazen hic hatirlamazlar bile.
Aradan cok uzun süre gecmesi ve kisiligin gelisimini tamamlamasindan ötürü, hatirlanmayabilir.
Genellikle bebeklik caglarinda gelisen, ilgisizlik, terk edilmek, yalniz birakilmak, o kiside derin yaralar acabilir ve gecemedigi korkular yasar.

Bu tecrübeler kisiye cok farkli belirtilere götürebilir. Yukarida bahsettigim, sok yasayan kisilerden farkli belirtiler gözlemleyebilirsiniz.
Bu travmalarda kisi bedeniyle olan bagini kapatir. Ihtiyac ve hislerini ihmal eder.
Kendi akli ve düsünceleri icine hapis olmus gibi ve belli oranda orda yasarlar.
Kendileri bunu göremezler. Eger bu tür insanlar cevrenizde varsa, onda bir eksiklik var gibi hissedersiniz.
Genel olarak uyku problemleri yasayabilirler. Hayatlarinin bazi dönemlerinde depresyondaymis gibi, bazende normal hayat sürerler.
Konsantre bozukluklari veya öfke nöbetlerinide yasayabilirler.